Tarımda Trend: Vermikompost

Dünya yaşlanmaya ve nüfus artmaya devam ettikçe doğal kaynaklar azalmakta, çevreye verilen zararlar artmaktadır.

Dünya yaşlanmaya ve nüfus artmaya devam ettikçe doğal kaynaklar azalmakta, çevreye verilen zararlar artmaktadır. Artan nüfusla birlikte insanların ihtiyaçları da artmakta, dolayısıyla doğal kaynaklardan en yüksek seviyede yararlanılmak istenmektedir. Ancak, doğal kaynaklarda meydana gelen tahribatın insanlar tarafından fark edilmesi kendilerine dönen zararlarla birlikte olmuştur. Tarım, insanların hayatlarını devam ettirebilmesi için gerekli olan vazgeçilmez bir üretim sektörüdür. Bu sektörde birim alandan elde edilecek faydanın en yüksek olması istenmektedir. Dolayısıyla verimin ve kalitenin yüksek olması, yoğun girdi kullanılmasına neden olmaktadır. Tarımsal üretimde yapılan uygulamaların, kullanılan kimyasal ve sentetik maddelerin doğal dengeyi ve insan sağlığını tehdit ettiği bir gerçektir. Bu tehditler bilim insanlarını ve tarımla uğraşan kesimleri çeşitli çözüm arayışlarına itmiştir. Organik gübrelerin kullanımının artırılması, mikroorganizmaların tarımda yer alması, organik tarım sisteminin yaygınlaştırılmaya çalışılması bu çözümlerdendir. Doğal dengenin bozulmasına karşı doğal kaynaklarla çözüm bulmak belki de en akıllıca iştir. Bu amaca yönelik olarak, kimyasal gübre ve pestisitlerin yerine kullanılabilecek organik materyaller içerisinden vermikompost önemli bir alternatif olarak öne çıkmaktadır (Tavalı, 2011). 

Tüm dünyada tarımsal üretimde sürdürülebilirlik kavramına vurgu yapan ve organik üretim yöntemlerini teşvik eden yaklaşımların yaygınlaşması sürecinde yer solucanlarının, organik atık ve artıkları kısa zamanda yüksek kalitede değerli bir ürüne dönüştürebilme kapasitelerinin anlaşılması, Avrupa ülkeleri, Hindistan ve Amerika’da vermikültür adı verilen yeni bir tarımsal üretim sektörünün doğmasına yol açmıştır. Vermikompost, atık dönüşüm sürecini hızlandırmak ve daha iyi bir son ürün elde etmek için belirli bir solucan türü ile oluşturulan biyoteknolojik bir kompost çeşididir. Buradaki amaç, solucanların kompost içerisindeki organik maddeleri sindirmeleri sonucu açığa çıkan organik gübreden faydalanmaktır (Edwards and Niederer, 1988; Erşahin, 2007). 

Vermikompost, diğer bir ifade ile solucan gübresi, organik atıkların solucanların sindirim sistemlerinden geçirilmesi sonucu elde edilen humus benzeri besin değeri yüksek bir gübredir. Üstün fiziksel ve biyolojik özelliklere sahip olmasından dolayı sera malzemelerine, organik gübrelere ve toprak iyileştirme için katkı maddesi olarak kullanıma en uygun kompost çeşididir (Nair vd., 1997).

Sera ve saksı toprağı olarak kullanılabilecek mükemmel bir karışım materyalidir. Hem bahçe hem de tarla bitkilerinde pozitif etkiler göstermiştir. Çoğu karışım materyali 2-3 gün içerisinde besin içeriklerini kaybederken, vermikompost altı kat daha uzun süre muhafaza etmektedir. Özellikle fide ve fidanların kök gelişmeleri açısından oldukça elverişli bir fiziksel gelişme ortamı oluşturmakla birlikte hızlı ve güçlü kök gelişimi sağlamaktadır. Oldukça güçlü bir humik asit kaynağı olan vermikompostun özellikle köklenme durumu başta olmak üzere, genel bitki gelişimi, verimi ve ürün kalitesi açısından da büyük avantajları bulunmaktadır (Can, 2014).

Vermikompost toprak verimliliği ve bitki büyümesi için gerekli olan yüksek gözeneklilik, iyi havalandırma, drenaj, su tutma kapasitesi, mikrobiyal aktivite, mükemmel besin durumu ve tamponlama kapasitesi gibi fizikokimyasal özelliklere sahiptir (Atiyeh et al., 2001). Ayrıca güçlü emilebilirliği ve besin tutumunu sağlayan geniş yüzey alanı sayesinde de besin elementlerinin ortamda daha uzun süre tutunmasını da sağlamaktadır (Lunt and Jacobson, 1994).

Organik atık/artıkları indirgemek için yapılan vermikompost çalışmalarında ve ticari amaçla kurulan vermikompost işletmelerinde en fazla tercih edilen tür ilk olarak Kırmızı California solucanı adıyla bilinen Eisenia spp. ve ikinci olarak da Lumbricus rubellus yer almaktadır (Dickerson, 2004). 

Kompostlaştırma işleminin solucanlara yaptırılması işlemi esnasında organik atık/artıklar, ortamdaki mikroorganizmalarca fermentasyona uğratılmakta ve daha sonrasında kompost solucanların sindirim sisteminden geçerken hızlandırılmış bir humifikasyon ve detoksifikasyon işlemine tabi tutulmaktadır. Organik atıkların gerek aerobik ve anaerobik koşullarda yapılan standart kompostlama işlemleri ve gerekse solucanlar kullanılarak yapılan kompostlama işlemleri sonunda topraklara uygulanması ile toprakların başta biyolojik özellikleri olmak üzere tüm özelliklerini büyük ölçüde düzenlenmektedir. Vermikompost, solucan ve mikroorganizmaların etkileşimi aracılığıyla organik materyallerin biyolojik parçalanmasıyla üretilir. Vermikompost; nitrat, fosfat, değişebilir kalsiyum ve çözülebilir potasyumu bünyesinde bulundurmaktadır. Ayrıca mikroorganizmalar tarafından salgılanan bitki büyümesini teşvik eden hormonları da içermektedir (Joshi and Pal Vig, 2010).

Toprak solucanları tarafından kompostlaştırılan organik maddelere, çeşitli sıvılar, enzimler, vitaminler, proteinler, kokonlar, çeşitli nedenlerle ölen yaşlı ve yavru solucanların karışmasıyla vermikompost karakteristik bir yapıya kavuşmaktadır (Prabha et al., 2007). Bu yapının önemli özelliklerinden biri de solucanların bağırsaklarında yaşayan çok sayıda mikroorganizmanın vermikompostun yapısına katılmasından kaynaklanmaktadır.

Solucan gübresinin görünüş olarak siyah toprağa benzediği, itici bir kokusunun olmadığı, içeriğinde bitkinin gelişimi için gereken bütün enzimler, toprak antibiyotikleri, vitaminler, büyüme hormonları ve hastalık yapıcı maddeler, parazit yumurtaları, ot tohumları ile ağır metaller içermediği bilinmektedir.

Yapılan araştırmalar, vermikompost uygulanan topraklarda yetiştirilen bitkilerin, hastalık ve zararlılara karşıda daha dirençli olduğunu göstermektedir. Vermikompostun bitkiler üzerindeki antibakteriyel ve antifungal etkisi, özellikle solucanların çeşitli nedenlerle vücutlarından dışarı salgıladıkları sölom sıvısından kaynaklanmaktadır. Aylarca bulundukları ortama, dolayısıyla vermikomposta karışan sölom sıvısının yapısında bulunan aglütinin, fetidin, lumbricidin ve kitinaz gibi enzimler ve proteinler bazı fungus, bakteri ve yapısında kitin maddesi bulunan zararlılara karşı etki göstermekte, böylece birçok hastalığın ve zararlının olumsuz etkisini zayıflatmaktadır (Wang et al., 2006).

Çalışmalar, vermikompost uygulamasının bitkinin gereksinim duyduğu bitki besin maddelerini elverişli bir biçimde sağladığı ve bu besinlerin bitki tarafından alımını artırdığını da göstermektedir (Peyvast et al., 2007).

Ekonomik, çevre dostu ve sürdürülebilir özellikteki vermiteknolojinin, geleneksel tarım yöntemlerinden çok önemli bir üstünlüğü de düşük girdili üretim modelini desteklemesidir. Bu yönüyle, özellikle küçük ve orta ölçekli tarımsal işletmeler için uygulanabilirliği ve ekonomik karı çok yüksektir. Başta vermikompost olmak üzere bu teknolojiler, tarımsal üretim sürecinde oluşan artık/atık sınıfındaki materyalleri ticari değeri çok yüksek bir ürüne dönüştürmektedir. Böylece, geleneksel üretimde çok fazla masraf tutan tarım gübre ve ilaçlarına harcanan kaynaklar işletme içinde kalmaktadır. Üretim başlangıcında girdi maliyetinin aşağılara çekilmesi, daha üretimin ilk aşamasında üreticiyi kazançlı duruma getirmektedir. Bu durum, özellikle geleneksel tarımdan organik tarım yöntemlerine geçişte ilk senelerde gözlenen rekolte düşüşü riskini hafifleten çok önemli bir özelliktir (Erşahin, 2007).

  

Vermikompost bugün için, tarımda sürdürülebilirlik özelliğini destekleyen yöntemler içinde en yüksek ekonomik fayda sağlayan yöntemlerden biri olmakla beraber, aynı zamanda hızlı endüstriyel gelişme ve popülasyon artışı ile büyük bir çevre sorunu haline gelen katı organik atık ve artıkların işlenmesinde çok yoğun şekilde uygulanmaktadır. Çevre kirliliğine sebep olan evsel, endüstriyel, hayvansal vb. atıklara belirli türdeki solucanların atılmasıyla birlikte vermikompostlama işlemi gerçekleşmekte ve çevredeki kirlilik çevreye fayda olarak geri kazandırılmaktadır. Böylece hem çevre ve insan sağlığı korunur hem de toprak verimliliğinin sürdürülebilirliği artar (Boran, 2015).

Kaynaklar:

1. Atiyeh, R. M., Edwards, C. A., Subler, S. and Metzger, J. D., 2001. Pig Manure Vermicomposts as a Component of a Horticultural Bedding Plant Medium: Effects on Physicochemical Properties and Plant Growth. Bioresource Technology, 78: 11- 20.

2. Boran, D., 2015. Farklı Isıl Teknikleri Uygulanmış Solucan Gübresinin Kalite Parametrelerinin Belirlenmesi, Ankara Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, 84.

3. Can, H. Z., 2014. http://www.hzafercan.com/blog/vermikompostun-bitki-geliimi-zerine-etkileri

4. Dickerson, G. W., 2004. Vermicomposting Cooperative Extension Service. College of Agriculture and Home Economics. New Mexico State University. Available at http://www.cahe.nmsu.edu/Pubs/_h/h_164.pdf.

5. Edwards, C.A. and Niederer, A. 1988. The Production and Processing of Earthworm Protein. In Earthworm in Waste and Environmental Management. C.A. Edwards and E.F. Nuehauser (eds.) SPB Academic Publishing, the Netherlands, 169-180.

6. Erşahin, Y., 2007. Vermikompost Ürünlerinin Eldesi ve Tarımsal Üretimde Kullanım Alternatifleri. GOÜ. Ziraat Fakültesi Dergisi, 24 (2), 99-107.

7. Joshi, R. and Pal Vig, A., 2010. Effect of Vermicompost On Growth, Yield and Quality of Tomatoes. Available at: http://www.idosi.org/ajbas/ajbas2% 2834% 2910/10.pdf.

8. Lunt, H. A. and Jacobson, H. G., 1994. The Chemical Composition of Earthworm Casts. Soil Science, 58: 367-75.

9. Nair, S. K., Naseema, A., Meenakumari, S.K., Prabhakumari, P. and Peethambaran, C. K., 1997. Microflora associated with earthworms and vermicomposting. J. Trop. Agric. 35: 93-98.

10. Peyvast, G. H., Olfati, J. A., Madeni, S. and Forghani, A., 2007. Effect of Vermicompost on the Growth and Yield of Spinach (Spinacia oleracea L). J. of Food, Agric. & Environ., 6 (1): 132-135.

11. Prabha, M. L., Jayaraaj, I. A. and Rao, S., 2007. Comparative Studieson the Digestive Enzymes in the Gut of Earthworms, E. eugeniae, E fetida. Indian Journal of Biotechnology, 6, 567-569.

12. Tavalı, İ. E., 2011. Farklı Dozlarda Uygulanan Vermikompostun Toprağın Enzim Aktivitesi ve Bakteriyel Varlığı Üzerine Etkisi, Akdeniz Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, 127.

13. Wang, C., Sun, Z. J. and Zheng, D., 2006. Research Advance in Antibacterial İmmunity Ecology of Earthworm. The Journal of Applied Ecology, 17:(3), 525.