Tütün Kavgaları

Konu : Tarım

Tütün üreticileri ve tütün üreticisiyim diyerek olayı provoke etmeye çalışan grup protesto yürüyüşü düzenliyor, Valiliğe doğru yürüyüşe geçiyormuş.

24 Kasım 2017 tarihinde, öğretmenler günü dışında farklı bir gündem vardı Adıyaman'da. Saat 12:00 suları, telefonda annemin ürkekçe sesi: 'Oğlum, burada olay var, ofisten çıktım arada kalakaldım' deyişi...Kan beynime sıçradı o an da. Ne olduğunu anlamadım başta, öğrenmeye çalıştım, birkaç telefondan sonra olayın vehametini anladım. Tütün üreticileri ve tütün üreticisiyim diyerek olayı provoke etmeye çalışan grup protesto yürüyüşü düzenliyor, Valiliğe doğru yürüyüşe geçiyormuş. Polis, tomalarla biber gazıyla müdahale ediyor, insanlar sağa sola kaçışıyor. Arabama bindim annemi almaya gittim, bir de ne göreyim; yollar kapalı,dükkanların camları kırılmış,motosikletler yerde,sağa sola kaçışan insanlar,kendine acaba hangi yoldan gitsem sorusunu soran sürücüler,kanatlarını daha seri çırpan güvercinler...Tam anlamıyla kaos, bunu reva görenlerin eline sağlık.Eylem yapanların arasında saf iyi niyetli insanların olduğu kadar art niyetli olanları da vardır ama 120 kişi gözaltına alınmış ve herkes serbest bırakılmış,yasa dışı bağlantılar varsa tutukluların olması gerekmez mi? Olayla ilgisi olmayan insanlar, tek suçu o an da orada olan insanlar neden etkileniyor bu olaydan? Yetkililere sorulduğunda, ağız birliği yapmışçasına 'kanunun ilgili maddesi' diyorlar.Bu cevabı aldıktan sonra, aklıma  Montaigne Denemeleri'nden bir cümle geldi. "Kanunlar doğru oldukları için değil, kanun oldukları için yürürlükte kalır." Her şeyi geçtim de bu kanunları hazırlayanların güvercinlerin ürkekliğini içselleştirmediklerini anladım,incelik mi hak getire! 

Tolstoy, Savaş ve Barış romanı 3.Kısımda şöyle der; ''12 Haziran'da Batı Avrupa kuvvetleri Rus sınırını aştılar ve savaş başladı.Daha doğrusu insan aklına aykırı ve tüm insanlıkla bağdaşmayacak bir olay meydana geldi.Milyonlarca insan birbirine karşı öyle sayısız kötülüklerde bulundular,birbirlerini o kadar aldattılar,birbirlerine o kadar çok ihanet ettiler,o kadar çok hırsızlıklar,sahtekarlıklar yaptılar,öylesine çok sahte para piyasaya sürdüler,binalara kundaklar sokup o kadar çok yangın çıkardılar,o kadar çok cinayet işlediler ki dünyanın bütün mahkemeleri çağlar boyu çalışsalar gene de bunca suçu bir araya toplayamazdı;oysa o süre içinde bu suçları işleyen insanlar bunları cinayet saymadılar."

Yazının devamı