Gerçek Öncesi Prova…Staj

İnsan ömrünün belki de en güzel zamanlarının geçirildiği yıllardır üniversite yılları. Hele bir de yaşadığınız şehrin dışında bir yere okumaya gidiyorsanız değmeyin keyfinize…

İnsan ömrünün belki de en güzel zamanlarının geçirildiği yıllardır üniversite yılları. Hele bir de yaşadığınız şehrin dışında bir yere okumaya gidiyorsanız değmeyin keyfinize… Yeni ortamlar, yeni arkadaşlar, yeni bir ev, yeni bir sayfa.

Arkadaşlarla ev mi tutsak, yurtta mı kalsak, ne yesek, nereye gitsek, hangi filmi izlesek vs. vs. Hep bir plan yapma, günü maksimumda yaşama isteği, enerjisi vardır gençlerde. Günler hızla geçer, okuldan iş hayatına geçişin bir provası olan staj dönemi başlar. Bu sefer de hangi şirkette staj yapsam bana daha katkısı olur, hangisi daha iyi referans olur, istediğim şirkette staj yapma imkanını nasıl elde ederim girerim vs.vs. soruları peydahlanır kafalarda. İş hayatı sahnesine çıkmaya hazırlanan herkesin öncesinde geçmesi gereken bir yoldur staj yolu. Çünkü bu provadaki kazanımlar kişileri farklılaştıracak argümanlardır. Daha önce herhangi bir iş hayatı deneyimi olmayan yeni mezun ya da mezun adayı  kişiler iş hayatına attıkları ilk adımda biraz bocalayabilir, şirket içinde nasıl davranmaları, nasıl giyinmeleri, iş yerindeki ilişkilerini nasıl düzenlemeleri gerektiğini bilemeyebilirler. Bu nedenle henüz öğrenciyken bu farklı dünyayla tanışmak, iş hayatının okuldan farklı yönlerini mümkün olduğu kadar erken görmek yararlıdır.

 

Öncelikle yapılması gereken şey tam olarak hangi alanda çalışmak istediğine karar vermek ve o alandaki şirketleri takip etmek. Belki de işin içinde girdiğinizde staj için seçtiğiniz alanın ya da şirketin size hiç de uygun olmadığın göreceksiniz. Gerçekten seçilen şirketin katkısı çoktur insana. Aslında ilk olarak sadece okulda aldığı teorik eğitimi pratiğe dönüştürebilir miyim kaygısı vardır kafalarda ama iş ortamının nasıl olduğuna dair havayı koklamanın da getirisi gözardı edilmemelidir. Hedef her zaman en iyisi olmalıdır fakat en iyi olmayanlardan da nelerin olmaması gerektiğini öğrenerek bir kazanım elde edebilirsiniz. Hayat her zaman istediklerimizi sunacak kadar bonkör olamayabiliyor. İnanıyorum ki o bonkör olmadığı zamanlardaki öğrendiklerimiz de oldukça kalıcı ve etkileyici oluyor. Şirketin iklimi, havası işinizi ne kadar iyi yaparsanız yapın size uymadıysa mutluluğu yakalayamazsınız. Sınırlı sürenin biran önce bitmesini ister, sonunda da sadece görevi tamamlamanın verdiği rahatlık hissine kapılırsınız.

Bu nedenledir ki farklı şirket kültürlerini tanımak, farklı sektörlerde prova yapmak önemlidir. Zaten sadakatsiz(!) Y kuşağına zorla bir şey yaptıramazsınız. Sevmemişse sevmemiştir, alışamadıysa ortama, biraz çaba sarfettikten sonra çeker gider kendini mutlu edecek ortamlar aramaya. İyi de eder.  İşte iş hayatı öncesinde aldığı provalarda havayı koklama yetkinliği kazanır. Çalışanlar, mutlu çalıştıkça gelir başarı, enerjiler birleşir gücü oluşturur. Budur başarılı şirketlerin beslendiği nokta.