Yaşamın Temeli; TOPRAK - 2

Yazar : M. Ufuk PEKER

Toprağın üzerine iki ayağı ile bastığında kendinde Dünyayı değiştirecek gücü bulmuş olan insanın beton yığınları arasında doğadan izole yaşadığını düşündüğü bir dönemdeyiz.

Toprağın üzerine iki ayağı ile bastığında kendinde Dünyayı değiştirecek gücü bulmuş olan insanın beton yığınları arasında doğadan izole yaşadığını düşündüğü bir dönemdeyiz. Oysa doğa insanın biyolojik yapısında, metabolizma faaliyetlerinde, organlarında, kendisinde… Ve insanın doğası modern insanın yaşam biçiminin karşısında…

***

Yine bir filmle girelim… The Gods Must Be Crazy (Tanrılar Çıldırmış Olmalı, Jamie Uys, 1980) filminde boş bir kola şişesinin dünyayı bizim gördüğümüz, duyduğumuz ve bildiğimizden farklı algılayan bir kabilenin hayatını nasıl kolaylaştırdığını görürüz. Kalahari’de yaşayan avcı ve toplayıcı Bushman kabilesinin hayatına tanrıların hediyesi olarak giren boş kola şişesi kısa süre sonra bir belaya dönüşür. Çünkü bu kabileler için sahip olabilecekleri kadar değerli olan her şey fazladır. Ya sahip olmak isteyeceğiniz değerli bir şey varsa, herkes ona sahip olmak isteyeceğinden kabilenin bütün düzeni bozulacaktır.

Bu kabilelerdeki insanlar için yaşam sürelerinin kısa ve ağırlıklarının az olması avantajdır. Filmimizde kadın başrol oyuncusu (Sandra Prinsloo, tabii 1980’deki hali) zehirlenir. Kabilemiz kurtardıkları (bize göre gayet fit) kadın oyuncumuzun iriliğindeki bir vücudu beslemek için ne kadar fazla gıdaya ihtiyaç duyulacağını düşünerek endişelenirler. Onlar için tüketim doğa koşullarının şekillendirdiği bir süreçtir. Dolayısı ile yaşamı belirleyen gıdadır.

İnsanların tarım (neolitik dönem) öncesi yaşam biçimleri muhtemelen Bushman kabilelerine benzer. Onlar için doğal koşulların hazırladığı bir yaşam biçimi ana unsurdur. Burada toprağın yaşam açısından önemine geçiş yapabiliriz. Doğa koşullarının toprak üzerindeki etkisi yaşamı şekillendiren ana unsurdur.

Kalahari gibi bölgelerde kurak mevsimde bir çölü andıran alanlar, yağmurlu dönemlerde büyük otlaklara dönüşür. Ekosistem de bitkiler başroldedir. Hem toprağın canlılığını korunması, hem de topraktaki besin maddelerinin hayvanların beslenebileceği ot, yaprak, meyve gibi ürünlere dönüşmesi toprağın muhteşem özellikleri sayesinde olmaktadır. 

Yazının devamı