BORDEAUX

Bordeaux, Türkçe okunuşuyla Bordo şarap denilince akla gelen ilk şehir! Yılların geleneği ve emeği ile şarap dünyasının tahtına oturtulmuş bir şarap bölgesi.

Bordeaux, Türkçe okunuşuyla Bordo şarap denilince akla gelen ilk şehir! Yılların geleneği ve emeği ile şarap dünyasının tahtına oturtulmuş bir şarap bölgesi. Bu tahta göz koymuş bir çok ülke ve bölge olmasına rağmen Bordo ününü bu zamana kadar elinde tutmayı başarmış. Uçsuz bucaksız bağları her yıl şarapseverlere üst kalite şaraplar sunmasının yanı sıra, şarapsever turistlerle dolup taşıyor. Ve kadehler de şaraplarla dolup taşıyor tabi ki...

 

 

Bordo şarapları neden bu kadar ünlü diye sorduğunuzu duyar gibiyim. Bu ünün ve başarının altında sadece kaliteli şaraplar yatmıyor. Evet, Bordo'nun elverişli iklimi ve toprak yapısı sayesinde bağları verimli, evet üzümleri kaliteli, evet şarapları güzel ancak bunlar ortaçağda oluşturulmuş belki çelikten bile güçlü bir ticaret ağı sayesinde ün kazanmış. Günümüzde hala gerek üretimde gerekse ticaret ağında yer alan köklü aileler varlıklarını sürdürüyorlar. 

Bordo'nun biraz dışına çıktığınızda herhangi bir bölgede aynı yılda üretilmiş bir Fransız şarabını 5 avroya satın alabiliyorken, Bordo'da üretilmiş bir şişe şarap için 500 avro hatta belki daha bile fazla ödemeniz gerekebiliyor. Burada artık belli bir kalite sınıfına ulaşmış bir şarabın ününü kullanması söz konusu. Durum böyle olunca Bordo'da üretilen bazı şaraplar tadıyla değil daha çok adıyla para yapıyor gibi görünebilir. Ama öyle ki, bu seviyeye ulaşmış şatolar, bağlarına ve üretim alanlarına çok büyük yatırımlar yaparak yerlerini garanti altına alıyorlar. Hiç bir başarı tesadüf olmadığı gibi Bordo gibi değerli bir bölgenin ünü ve başarısı da tesadüfe bırakılmıyor.

O zaman biraz Bordo'daki şarap ticaretinden bahsetmek istiyorum. Bordo ortaçağlarda coğrafi konumu ve denize yakınlığı sayesinde önemli bir liman haline geliyor ve şarap ticareti de böylece başlıyor. 18. yüzyıldan itibaren Bordo'daki şarap ticareti aynı şekilde işliyor: Üreticilerden yani şatolardan aracılar (broker) tarafından satın alınan şaraplar şarap tüccarlarına satılıyor. Aracılar, şarapları genç olarak ve genel olarak fıçıların içinde satın alıyor ve tüccarlara bu şekilde satıyor. Tüccarlar ise şarabı aldıktan sonra kendilerine ait kavlarda yıllandırma işlemini yapıyorlar. Bu işlem süresince de müşterilere şaraplarını tattırıyorlar, talepleri topluyorlar ve şarap marketindeki gelişmeleri takip ederek satışlarını planlıyorlar.  Yıllandırma işleminin şatoda değil de tüccarlar tarafından yapılmasının geçerli nedenleri var: Öncelikle Bordo'da üretilen çoğu şarap genç içilmeye müsait değil. Yoğun tanen içeriği yüzünden yıllandırma işlemi zorunlu hale geliyor. Bu şaraplar ancak yıllandırıldıktan sonra kompleks aromaları ve zengin lezzetlerini buruna ve damağa taşıyorlar. Diğer bir nedeni ise bu tüccarların müşterilerle birebir iletişim kurmaları ve market hakkında bilgi sahibi olmaları. Kurdukları iletişim, çoğu zaman aile bağlarıyla kuvvetlendirilmiş çok güçlü bir ağa dayandığı için çok uzun yıllar boyunca bu alışveriş süregeliyor. Yazımın başında bahsettiğim ''çelikten güçlü ticaret ağı'' derken de bunu kastetmiştim. 

Şimdi ise ticareti bir kenara bırakıp, şaraba geri dönelim. Bordeaux şaraplarının çok kompleks bir sınıflandırması var.  Şaraplar önce bölgelerine göre ayrılıyor, bu bölgelerin başlıcalarını Medoc, Graves, Saint Emilion, Entre-des-mers ve Cotes de Bordeaux olarak sıralayabiliriz. Her bölgenin altında daha küçük birimler bulunuyor (köy-kasaba gibi) ve bunların hepsi bir apelasyona isim veriyor. Toplam 54 tane apelasyon mevcut. Apelasyon sistemi, şarapları sınıflandırmakla kalmıyor; şarapların üretiminin her aşaması için belli kriterler sunuyor ve kısıtlamalar getiriyor. Bağda bitkiler arasındaki genişlik, sıralar arasında genişlik, alınabilecek minimum ve maksimum verim, üretilebilecek üzüm çeşitleri, bağda hangi işlemlerin uygulanabileceği... Hepsi önceden belirlenmiş. Üretim sırasında da ne tarz işlemlerin uygulanıp uygulanamayacağı apelasyon kuralları içinde yer alıyor ve bu kurallara uyulup uyulmadığı periyodik kontrollerle denetleniyor. Kurallara uymayan bağ ve şatolar apelasyonu kullanma hakkından men ediliyor.  Apelasyonların bu kadar önemli olmasının nedeni, aynı zamanda bir pazarlama aracı olarak kullanılmaları. Şatonun adını bilmese bile tüketiciler apelasyonun adını bildiği için bir şişe şarabı kalitesinden emin olarak satın alıyorlar.

 

 

Bu arada lafı geçmişken bir de şu şato konusuna açıklık getirmek istiyorum. Fransızların bu şaraphanelere ''Château'' (şato) derken ne demek istedikleri gerçekten Bordo'ya gidince anladım ki gerçekten bildiğimiz şatodan bahsediyorlar. Şato tarzı üretim ise çoğu yerde uygulanmaya çalışılan bir üretim tarzı, burada şarabın üretildiği alan bağın içinde bulunduğu üretim söz konusu; böylece üzümler hasat ettiğinde nakliye için zaman kaybedilmiyor üstelik zarar görmeden şarap olma yolunda ilerlemeye başlıyor. Ülkemizde de bu tarzda üretimin yapıldığı şaraphaneler var ama üretim alanın gerçek bir şato içinde olduğu tek yer Bordo! Bu şatolar zamanında varlıklı ailelerin hem içinde yaşayıp, hem de şaraplarını ürettiği görülesi binalar. Bağların yanı sıra çoğunun uçsuz bucaksız bahçeleri mevcut ve birbirinden güzel çiçeklerle dekore edilmiş. Gerçekten gidilip görülesi, bahçesinde bir kadeh tokuşturulası mekanlar. 

 

 

Bordo'nun içinden Garonne ve Dordogne nehirleri geçiyor, bu nehirler birleşerek Gironde nehir ağzından Atlantik Okyanus'una akıyor. Bordeaux ve çevresinin bölgelere ayrılmasında bu nehirler en önemli rolü oynuyor. Çünkü toprak yapısı ve iklim buna bağlı olarak değişiyor. Bu değişken özellikler Bordeaux gibi görece küçük bir alanda değişik türde üzümlerin ve farklı tarzda şarapların üretilmesine olanak sağlıyor. Bordeaux'da kırmızı üzümlerinden Merlot'yu sıkça görüyoruz. Ayrıca Cabernet Sauvignon, Cabernet Franc başta olmak üzere Petit Verdot, Malbec ve Carmenere'e de rastlanıyor. Beyaz üzüm çeşitlerinden ise Semillon, Sauvignon Blanc ve Muscadelle üretiliyor. Beyaz üzümlerden sek şarapların yanısıra çok özel bir çeşit tatlı şarap* da üretiliyor. 

Bordo'da bulunduğum süre zarfında çok şanslıydım çünkü 2 yılda bir düzenlenen Bordo Şarap Festival'ine denk geldim. Bu festival tüm şarapseverlere açık ve tüm katılımcılara Bordo şaraplarını tanıma ve tatma fırsatı sunuyor. Festival öncesinde 'sihirli kadehler ve tadım kartları' satışa sunuluyor. Sihirli kadeh diyorum çünkü bu kadehler sizi Bordo'nun her bölgesinden şarapla buluşturuyor. Bu kadehleri festival süresince yanınızda taşıyorsunuz. Tadım kartları ise küçük bir kitapçık içinde, Bordo'nun her bölgesi ve apelasyonu için özel bir kartınız var. Değişik stantlara giderek tatmak istediğiniz şarabı seçiyor tadım kartınızı veriyor ve kadehinizi doldurup tadımınızı yapıyorsunuz. Şarabınızı alırken biraz hızlı olmanız gerekiyor, çünkü stantların önü gerçekten çok kalabalık, sihirli kadehler adeta yarışıyor şaraplara ulaşabilmek için. Şarabınızın yanında yöresel yiyecekleri (değişik çeşit peynirler, şarküteri ürünleri gibi) de tadabileceğiniz stantlar var. Tadım dışında da birçok aktivite bulunuyor. Degüstasyon ve şarap çeşitleri ile ilgili workshop'lar, fıçı taşıma kursu, dev şarap şişesi heykellerini boyama, şarap ile ilgili kitap ve dergileri bulabileceğiniz stantlar... Toplam 4 gün süren bu festivalde şaraba ve ilgili aktivitelere doyuyorsunuz. Bu festival sadece gündüzle sınırlı değil, stantlar akşamları da açık ve her akşam bir konser ve havai fişek gösterisi ile son buluyor. Böylece şarapseverlere unutulmaz bir deneyim yaşatıyor bu festival. 

 

 

Bu yazımda Bordo'ya yaptığım ziyaret sırasında edindiğim bilgileri size sunmaya çalıştım. İlk bulduğunuz fırsatta Bordo'yu ziyaret ederek bu deneyimi yaşamanızı tavsiye ederim. Bordo'da bağdan başlanarak her aşamada yaşatılan gelenekleri ve harcanan emekleri kadehiniz de görebilir, koklayabilir ve tadabilirsiniz. 

 

* Bu şarapların üretildiği bölgeler ve apelasyonlar başlı başına bir marka haline geldiği için isimlerden yazımda bahsetmiyorum. Ayrıntılı bilgi için bana ulaşabilirsiniz. 

** Fotoğrafların hepsi bana aittir.

KAYNAKÇA

* L'information et La Brochure du Musée du Vin et du Négoce, Bordeaux