Gerçekten Organik mi?

Yazar : M. Ufuk PEKER
Konu :

En güçlü savunduklarımız en az bildiklerimizdir. Zira ön yargılar cahillikten beslenir. Bilgi ise kuşkuyu besler…

n güçlü savunduklarımız en az bildiklerimizdir. Zira ön yargılar cahillikten beslenir. Bilgi ise kuşkuyu besler… Daha çoğunu bilmek istersiniz. Bu yazının amacı yalnızca Organik Tarım konusunda değil tüm gıda ve tarım üretim ve pazarlaması konusunda sizin bilme isteğinizi kaşımaktır. Denetimin en doğrusu bilinçli tüketici tarafından gerçekleştirilenlerdir.

***

Sanayi devrimi ile ortaya çıkan zenginleşme ve şehir kavramındaki değişim tarımın giderek şehirlerin dışında kalmasıyla sonuçlanmış, kırsal kesim kavramı ortaya çıkmıştır. Tarımsal üretim hem şehirlerin artan gıda ihtiyacını gidermek hem de sanayi ürünlerinden tarım ürünlerini ticari ştirildi… Tarım ürünlerinin aşırı tüketimi konvansiyonel (sanayiye dayalı ve yoğun) tarımı yarattı. Buna parlak bir isim de bulundu; Yeşil Devrim… Ticarileşme ile tarım bozuldu. Üretici ile tüketici arasında fiziki tanışmanın olmaması üreticinin son tüketiciye karşı sorumluluk hissini azalttı. İnsanların sağlıklı bilip tükettiği et, süt, yumurta meyve, sebze masumiyetini yitirdi. 

Tarımda ortaya çıkan ve giderek büyüyen sorunlara karşı çevreci, sağlıklı çözümler ortaya konmaya başladı… Adına ekolojik/organik tarım dediler… Sonra organik tarım ticarileşti… Denetim, belgelendirme; Yetmedi yasalarla koruyalım dedik, popülerleşmeye başladı… Popülerleştikçe medyanın konusu haline geldi… Enformasyon araçlarını kullanmanın dayanılmaz hafifliği… Araştırmadan, soruşturmadan dolaşıma giren bilgiler… Bilimsel olarak ifade edilenin naifliğinin karşısında gümbürdeyen manipülasyonun zaferi… Üretecek için, tüketecek için kafa karışıklığı… 

Yazının devamı